Eğitim Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği

Eğitim sektörü, kapsamı ve önemi bakımından toplumların gelişiminde kritik bir rol oynar. Türkiye’de eğitim sistemi, Milli Eğitim Temel Kanunu’na göre örgün ve yaygın eğitim olarak ikiye ayrılır. Örgün eğitim; okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise ve yükseköğrenim aşamalarını kapsar. Yaygın eğitim ise örgün eğitim dışında kalan her türlü eğitim etkinliğini içerir. Bu geniş yapısı nedeniyle, eğitim sektöründe iş sağlığı ve güvenliği konuları büyük önem taşır.

İş Sağlığı ve Güvenliği Nedir?

İş sağlığı ve güvenliği (İSG), çalışanların işyerlerinde fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan tam bir güvenlik ve sağlık içinde olmalarını sağlamayı hedefleyen bilimsel ve sistemli faaliyetler bütünüdür. İSG, sürekli iyileştirme ve geliştirme yaklaşımıyla yürütülür; bu nedenle süreklidir ve dinamiktir. İSG’nin hukuksal temeli kanunlardan, etkinliği çalışanlardan ve fiziksel varlığı işverenden alır. Bu üçlü sacayağı, İSG’nin sağlanması ve geliştirilmesi için birlikte hareket etmelidir. Böylece iş kazalarının ve meslek hastalıklarının önlenmesi sağlanır. Devlet, belirli işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin çalışmasını zorunlu kılar.

Eğitim kurumları; sınıflar, laboratuvarlar, atölyeler gibi ana yapılarla birlikte kütüphane, konferans salonları, spor alanları ve ofisler gibi destekleyici yapıları da içerir. Bu kurumlarda ısıtma sistemleri, jeneratör odaları ve ana pano odaları gibi teknik altyapılar bulunur. Eğitim sektörü, insan yoğunluğu açısından oldukça yoğundur; öğrenciler, öğretmenler, idari personel ve destek hizmetleri çalışanları bu yoğunluğu oluşturur. Özellikle üniversiteler, milli eğitim okullarına kıyasla daha büyük ve karmaşıktır, farklı akademik ve idari birimlere sahiptir.

Eğitim Sektöründeki Riskler 

Risk, tehlikeden kaynaklanacak kayıp, yaralanma ya da başka zararlı sonuç meydana gelme ihtimalidir. Tehlike ise işyerinde veya bir alanda çalışanın veya işyerinin zarar görmesi durumudur. Tehlike varsa riskte vardır. Önemli olan riskin varlığı değil, riskin büyüklüğüdür. Büyüklüğe etki eden en az iki önemli unsur vardır. Birincisi riskin gerçekleşme ihtimali, ikincisi ise riskin gerçekleşmesi sonucu oluşan etki, diğer bir ifade ile insan üzerindeki şiddeti önemlidir. 

Her ne kadar bir eğitim kurumun asli görevi eğitim vermek olsa da uygulama eğitimi verdiği alanlar çok tehlikeli ya da tehlikeli olabilir. Ayrıca unutulmamalıdır ki, eğitim sektörü tüm sektörlere işgücü yetiştirir. Bu durum tüm sektörlerdeki tehlike ve risklerin eğitim kurumu içinde de olmasına neden olur. Eğitim kurumlarındaki riskler çok değişken ve bütün işyerlerinde olan risklerden çok daha fazla olmaktadır. Bu durum laboratuvar kullanıcılarının, yani öğretmen, öğretim elemanı ve öğrencilerin, birçok risk faktörü ile karşı karşıya kalmasına neden olur. Laboratuvar kullanıcıların karşı karşıya kaldığı risk faktörleri; kimyasal, ergonomik, psikososyal, fiziksel ve biyolojik kaynaklıdır. Bu durum hizmet içi eğitimin ne kadar önemli olduğunu ve özellikle laboratuvarda ders veren öğretim elemanlarının veya öğretmenlerin iş sağlığı ve güvenliğine yönelik sürekli eğitim almaları gerektiğini açıkça göstermektedir. Laboratuvarlardaki bir önemli tehlike ise uygulama yapılırken çalışma ortamının kullanıcıların veya öğrencilerin güvenli çalışmasına ve ergonomi standartlarına uygun olmasıdır.

İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalışma Ortamına Etkisi

Eğitim kurumlarındaki iş sağlığı ve güvenliği çalışmaları, öğrencilerin güvenliğini de kapsar. Örneğin, bilgisayar laboratuvarlarında sadece eğitmenlerin değil, öğrencilerin de ergonomik koşullarda çalışmaları sağlanır. Öğrencilerin karşılaşabileceği tüm riskler, çalışanlarla aynı titizlikle değerlendirilir ve gerekli önlemler alınır.

Eğitim kurumlarının temel amacı, öğrencilere uygun bir öğrenme ortamı sunmaktır. Bu nedenle, okul binaları ve alanları, öğrencilerin ihtiyaçlarına göre tasarlanır. Örneğin, okul öncesi eğitim binalarının tek katlı olması, merdivenlerden kaynaklanan kazaları önler. Öğrencilerin oyun oynayabileceği ve sosyal etkinliklerde bulunabileceği alanlar, onların gelişimini destekler.

Eğitim sektöründe, hem çalışanlar hem de öğrenciler için güvenli ve sağlıklı bir ortam sağlanmalıdır. Bu bağlamda, iş sağlığı ve güvenliği çalışmaları büyük önem taşır. Öğrencilerin güvenliği, eğitim kalitesini doğrudan etkilediği için, iş sağlığı ve güvenliği kültürünün yaygınlaştırılması gerekmektedir. Eğitim kurumlarında alınacak önlemler ve verilecek eğitimlerle, geleceğin iş dünyasında daha bilinçli ve güvenli bir çalışma ortamı sağlanabilir.

Eğitim sektöründe iş sağlığı ve güvenliği konuları büyük bir önem arz etmektedir. Hem çalışanlar hem de öğrenciler için güvenli ve sağlıklı bir ortam sağlamak, eğitim kalitesini doğrudan etkiler. Bu nedenle, eğitim kurumlarında iş sağlığı ve güvenliği kültürünün yaygınlaştırılması ve sürekli iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu noktada, sektörde uzmanlaşmış ve deneyimli bir iş sağlığı ve güvenliği firması ile çalışmak büyük avantaj sağlar.

Ekşioğlu OSGB, iş sağlığı ve güvenliği alanında öne çıkan firmalardan biridir. Eğitim kurumlarına yönelik özel çözümleri ve geniş deneyimi sayesinde, kurumunuzda güvenli bir çalışma ortamı oluşturulmasına önemli katkılarda bulunabilir. Ekşioğlu OSGB ile çalışarak; kapsamlı risk değerlendirmeleri ve önleyici tedbirlerle iş kazalarının ve meslek hastalıklarının en aza indirebilirsiniz. Uzman kadrosu ve sürekli eğitim programları ile çalışanlarınızın ve öğrencilerinizin bilinç düzeyini artırarak daha güvenli bir öğrenme ve çalışma ortamı sağlayabilirsiniz. İş sağlığı ve güvenliği konusunda profesyonel bir destek almak için Ekşioğlu OSGB ile iletişime geçebilir; konu hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.